top of page

Kına Gecem: Neden Sonsuza Dek Açacak Bir Hediye Seçtim

ree

Hayatımın en heyecanlı, en tatlı telaşlı dönemine girerken, kına gecemin sadece bir eğlence olmasını değil, aynı zamanda en sevdiğim kişilerle, canım arkadaşlarımla aramızdaki bağı kutlayan samimi bir an olmasını hayal ettim. Her detayı özenle planlarken, sıra onlara vereceğim hediyeye geldiğinde duraksadım. Onlara sadece "geldiğiniz için teşekkür ederim" demekten daha fazlasını söyleyecek, kalbimdeki minnettarlığı ve sevgiyi anlatacak o mükemmel şeyi bulmak istiyordum.


Haftalarca internette gezindim. Kokulu mumlar, şık sabunlar, kişiye özel tasarlanmış lavanta keseleri... Hepsi çok güzeldi, ama hiçbiri aradığım o derinliği, o "işte bu!" hissini vermiyordu. Güzel ama ruhsuz geliyorlardı. Benim hikayemi, bizim hikayemizi anlatmıyorlardı.


Tam umudumu kaybetmek üzereyken, Aura Takı' nın sitesinde o tokayı gördüm: Altın Lotus Toka. İlk görüşte vuruldum. Altının sıcak parıltısı, yapraklarının zarif kıvrımları... Ekrana yaklaşıp detaylarına baktım. 8.2 cm'lik boyutuyla, öyle basit bir takı değil, saça takıldığında kendini belli eden, gerçek bir mücevher gibi duruyordu. Daha anlamını bile bilmeden, estetiğine hayran kalmıştım.


Ve sonra o aydınlanma anı geldi. Merak edip "lotus çiçeğinin anlamı" diye arattığımda, karşıma çıkanlar kalbime dokundu. Lotusun, en çamurlu, en bulanık sulardan bile yükselip, lekesiz bir saflıkla çiçek açtığını öğrendim. O an, nişanlımla bizim yolculuğumuzu düşündüm. Hayatın getirdiği tüm zorluklara, tüm "çamurlu sulara" rağmen birlikte büyüyüp güçlenen ve sonunda bu güzel noktaya ulaşan sevgimizi... Bu çiçek, bizdik.


"Yeniden doğuş" ve "yeni başlangıçlar" anlamına gelmesi , hayatımın bu yeni bölümü için daha mükemmel bir sembol olamazdı. Ama beni en çok etkileyen, tokanın altın olmasıydı. Araştırdığımda, altın lotusun sadece bir yolculuğu değil, o yolun sonundaki aydınlanmaya ulaşmayı, zaferi temsil ettiğini okudum. O an anladım. Bu toka, sadece bir umut değil, ulaştığımız sevginin bir kutlamasıydı.


Kına gecesi geldiğinde, içimdeki heyecan bambaşkaydı. Müzik, kahkahalar, etrafımı saran en sevdiğim yüzler... Sıra hediyelere geldiğinde, her birinin ismine özel hazırlanmış küçük, zarif kutuları onlara uzattım. Kutunun içinde toka ve yanında lotusun anlamını anlatan küçük bir kart vardı. Arkadaşlarımın kutuyu açtıklarındaki ifadelerini asla unutamam. Önce tokanın güzelliğine hayran kaldılar, sonra kartı okuduklarında gözleri doldu. O an, doğru seçimi yaptığımı anladım.


Hiç beklemeden hepsi tokalarını saçlarına taktılar. Bir anda etrafım, saçlarında altın lotuslar açmış bir bahçeye dönüştü. O gece çekilen fotoğraflara baktığımda, hepimizin saçında parlayan o lotuslar, aramızdaki o görünmez ama güçlü bağın somut bir kanıtı gibiydi.


Kınadan haftalar sonra bile bu sihir devam etti. Bir arkadaşım iş toplantısında, diğeri hafta sonu kahvesinde lotus tokasıyla fotoğrafını yolladı. Bir başkası tatilde çektiği bir karede takmıştı. Hediye, o geceye ait bir anı olarak kalmamış, onların hayatlarının, stillerinin bir parçası olmuştu. Her taktıklarında, o geceyi, kahkahalarımızı ve birbirimize olan sevgimizi hatırladıklarını biliyorum.


Eğer siz de benim gibi, sevdiklerinize vereceğiniz hediyenin gerçekten bir anlam taşımasını istiyorsanız, kalpten tavsiye ederim. Bu sadece bir toka değildi; benim hikayemden bir parçaydı, onların mutluluğu için bir dilekti ve lotus gibi her zaman çiçek açmanın bir yolunu bulan dostluğumuzun bir sembolüydü.


 
 
 

Yorumlar


bottom of page